Üçüncü dil kalıbını incelerken bir değişikliğe gideceğiz. Geçen hafta sonu yaptığımız atölyelerden birinde, aslında İngilizceden tercüme edilmiş olan dil kalıplarının asıllarını da -en azından İngilizce bilenler için- belirtmenin daha sağlıklı olacağı dile getirildi. Ben de aynı düşüncedeyim. Sadece daha önceleri -İngilizce bilmeyenler için- karışıklık yaratabileceği endişesi vardı. Ancak, dil kalıpları ile ilgilenen kesimleri istatistiksel açıdan incelediğimizde, kaynak bilgilerinin verilmesinin daha yararlı olacağı sonucu çıkıyor.
Yeni dil kalıbı şöyle:
You probably already know…
Büyük olasılıkla zaten biliyorsun ki, ….
Büyük ihtimalle zaten biliyorsun ki, ….
Kişisel kullanım kolaylığını dikkate alarak, olasılık yerine ihtimal sözcüğünü de kullanabilirsiniz. Daha önce de belirttiğim gibi, önemli olan bu kalıpların mekanik bir şekilde kullanılması değil; onların içselleştirilmesidir. Üzerinizdeki eğreti bir elbise gibi, içselleştirilmeden kullanılan dil kalıpları da kolayca sezilir ve ters etki yapar.
Bu dil kalıbı bir olasılığı kişiselleştirerek vurgulama yapıyor. Böylece karşıdaki kişinin, böyle bir olasılığı daha önceden dikkate almamış olsa bile, hemen itiraz etmesine engel oluyor.
Örnekler:
- Büyük olasılıkla yaşadığın bu sıkıntıların senden kaynaklanmadığını zaten biliyorsun.
- Büyük ihtimalle zaten biliyorsun ki, bu devirde üniversite eğitimi bile iş hayatı için yeterli olmayabiliyor.
- Büyük ihtimalle zaten biliyorsunuz ki, bu ev kısa bir süre içinde prim yapacak.